Aktif Eğitimciler Sendikası Konya İl Temsilcisi Salih Uysal, ulusal eğitim sisteminin planlı ve sistematik şekilde siyasallaştırıldığını söyledi. Uysal, Milli Eğitim Bakanlığı’nın fişleme, tasfiye ve kadrolaşma bu şeklinde illegal faaliyetleri biran öncelikle terk etmesi gerektiğini anlatım etti. Uysal, sendika mümessili ve eğitimcilerle ortak Zafer’deki Camlı Köşk önünde matbuat açıklaması yaptı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), son çağda eğitimin ulusal olma özelliğini zedeleyecek uygulamalara imza attığını vurgulayan Uysal, “Milli eğitim sistemimiz, planlı ve sistematik şekilde toplumdaki bütün kesim, görüş ve anlayışların üstünde ve tümünü kuşatıp kucaklayan bir anlayıştan uzaklaştırılarak, yalnızca politik iktidarca makbul sayılan tek tipçi bir anlayışla siyasallaştırılmaktadır. Siyasi irade, Bakanlığın bütün kademelerinde ve okullarımızda, partizan bir anlayışla devinim ederek politik ve sendikal kadrolaşmaya gitmektedir. Aktif Eğitim-Sen şekilde bu yöndeki bütün uygulamalara ’hayır’ diyoruz." dedi. MEB’in uygulamalarına reaksiyon belli eden sendika üyeleri ve eğiticilerle Camlı Köşk önünde yapılan haksızlıklara sessiz kalmayacaklarını açıklayan Salih Uysal, şunları söyledi: “Bakanlığın tutumundan öyle anlaşılıyor ki bu problemler kısa vadede çözülmek şöyle dursun daha da derinleşme, çözümü giderek zorlaşan problemler yumağına dönüşme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Aktif Eğitimciler Sendikası olarak, ne ülkemizin yarınlarını emanet edeceğimiz çocuklarımızın ne de bugün bu çocuklarımızı emanet ettiğimiz eğitim çalışanlarımızın, iktidarın ve bakanlığın basiretsiz, hukuksuz ve maksatlı uygulamalarına mahkûm edilmesine izleyici kalmayacağız. Bu yüzden, emek barışını bozan politik ve sendikal kadrolaşmaya, kişiler içinde ayrımcılığı körükleyen ve ötekileştiren her çeşitli fişlemeye, liyakat yerine yandaşlığı gözeterek yapılan hukuksuz görevlendirme ve tasfiyelere, iyi planlanmamış bir rotasyonla eğitim çalışanlarının hayatlarının alt-üst edilmesine, hususi okullara teşvikler verilirken, ülke okullarımızın maddi imkânsızlıklara mahkûm edilmesine, öğretmenlerimizin asli görevleri dışında nöbet görevi bu şeklinde angarya işlere zorlanmasına ’hayır’ diyoruz." 

"HUKUKSUZ TASFİYELERE HAYIR"

Tasfiye amaçlı son çağda yaşanan hukuksuz uygulamalara yer veren Uysal, bunun en açık örneğini, 4 yılını dolduran mektep müdürlerinin tekrar görevlendirilmesinde yaşandığına dikkat çekti. Bakanlığın, öncelikle mektep müdürlerinin sınavla elde ettikleri idarecilik hakkını hukuksuz bir biçimde ellerinden aldığını aktaran Uysal, arkasından da onları hiç bir nesnel kıstasın bulunmadığı, politik ve ideolojik tercihlerin ön planda bulunduğu bir değerlendirme sistemine tabi tuttuğunu sözlerine ekledi.

Kaynak: CIHAN