Meltem Yağmur Bovkır, İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Bölümü birinci sınıf öğrencisiyken, vicdani reddini açıkladığı ve anadilde eğitim hakkını talep ettiği gerekçesiyle Şubat 2011’de DYG üyesi olma iddiasıyla tutuklanıp Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevine gönderildi. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 2 yıldır tutuklu yargılandığı için eğitim hakkı elinden alınan Bovkır’a bir darbe de okuduğu İstanbul Üniversitesi yönetiminden geldi. Ekim 2012’de yarıda kalan gazetecilik bölümü ikinci sınıf sınavlarına katılma başvurusu üniversite yönetimi tarafından kabul edilen ve Kasım ayında sınavları başarıyla veren Bovkır’ın 1 ay sonra finallere katılma hakkı ise YÖK’ten gelen yazıya dayandırılarak “İstanbul Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim Yönetmeliğinin 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tutuklu öğrencilerin sadece tutuklanmalarından önce devam şartını sağladıkları derslerin sınavlarına girebilecekleri” gerekçesi öne sürülerek jet hızıyla reddedildi. 1 ay arayla verilen bu kararın ODTÜ ve diğer üniversitelerde yaşanan gelişmelerden hemen sonra alınması ise dikkat çekti.

1 AYDA NE DEĞİŞTİ?

23 yaşındaki Meltem Yağmur Bovkır tutuklu bulunduğu Bakırköy Cezaevinden yarıda kalan eğitimini tamamlamak için, okuduğu İstanbul Üniversitesine Ekim 2012’de sınavlara katılma talebiyle başvurdu. Başvurusu kabul edilen Bovkır, 16-28 Kasım tarihleri arasında cezaevinden ring aracıyla sınavlara girmek üzere Beyazıt kampüsünde bulunan İletişim Fakültesine götürülüp getirildi. Başarıyla sınavlarını tamamlayan Bovkır, 7-18 Ocak 2013 tarihleri arasında yapılacak 2012-2013 yarıyıl sonu final sınavlarına hazırlanırken, İstanbul Üniversitesi yönetiminden kendisine iletilen evrakla şaşkına döndü. 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi dekanı Prof. Dr. Aydemir Okay’ın imzası bulunan evrakta şöyle yazıyordu: “İstanbul Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim Yönetmeliğinin 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tutuklu öğrencilerin sadece tutuklanmalarından önce devam şartını sağladıkları derslerin sınavlarına girebilecekleri, devam şartını sağlamadıkları derslerin sınavlarına giremeyecekleri hakkında İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Öğrenci İşleri Daire Başkanlığının 26.12.2012 tarih ve 83358/11775 sayılı yazısı ekte sunulmuştur. İlgi yazı gereği 07-18 Ocak 2013 tarihleri arasında yapılacak olan 2012-2013 eğitim öğretim yılı Final (yarıyıl sonu) sınavlarına katılamayacağınız hususunda bilgilerinizi rica ederim.”

TECRİT SİSTEMİNİN DİĞE YÜZÜ: İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ

“2 yıldır hukuksuz bir biçimde cezaevinde tutulmam yetmezmiş gibi şimdi de bizi her alandan tecrit etmeye çalışan sistem yüzünü maalesef kendi okuduğum okulda da gösterdi” diyen Meltem Yağmur Bovkır, “1 ayda ne değişti ki eğitim hakkım gasp edildi?” diye sordu. 

İstanbul Üniversitesi yönetimine İstanbul İdare Mahkemesinde dava açan Bovkır’ın avukatı Sinan Zincir, üniversite yönetiminin bu tavrının keyfi ve hukuk dışı olduğunu vurguladı. Eğitim ve öğretim hakkının anayasal bir hak olduğunu hatırlatan Zincir, “Müvekkilimin tutukluluğu eğitim hayatının devamını engelleyemez. 12 Eylül ürünü faşist yönetmeliklerle temel bir hak olan eğitim hakkı engellenemez. Anayasada tanımlanan bir hak YÖK başkanlığının 26.12.2012 tarihli bir kararıyla sınavlardan önce devam şartı sağlamayan öğrencilerin sınava giremeyeceği yönündedir. Bu durumun tutuklu öğrencilere uygulanması bir akıl tutulmasıdır. Benim müvekkilim yargının hukuk dışı kararları nedeniyle eğitimine devam edemiyor” diye konuştu.

Zeynep Kuray - ANF