Dünya gazetesinden Ali Ekber Yıldırım'ın haberine göre yaş sebze-meyve fiyatlarının üreticide ucuz, tüketicide pahalı olması tartışılırken, Hal Yasası’nda bir kez daha değişikliğe gidiliyor. Yapılan her değişiklikle sebze ve meyve fiyatlarının düşürülmesi hedefleniyor. Ancak, fiyat düşmediği gibi sıkıntılar daha da büyüyor.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Hal Yasası’nda yapılacak değişiklikle aracı sayısını azaltacaklarını ve bölgesel hal uygulamasına geçeceklerini açıkladı. Sebze ve meyve fiyatının toptancı hallerde belirlenmesi gerektiğini, bunun için kayıt sisteminin yerleşmesi gerektiğini anlatan Tüfenkci, ürünlere de sınıflandırma getirileceğini vurguladı.

FİYAT İSTİKRARI İÇİN FİZİKİ ALTYAPI ŞART

Bakan Tüfenkci’nin çerçevesini çizdiği yeni döneme uygun ilk bölgesel sebze meyve hali Konya’ya kurulacak. Konya Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği (KONMESKOM), Konya Büyükşehir Belediyesi’nin tahsis ettiği 1 milyon 200 bin dekar alan üzerine teknoloji yoğun yaş meyve sebze hali ve entegre lojistik merkezi kuracak. Yeni kurulacak sebze meyve hali kapsamında paketleme tesisi, analiz laboratuvarı, ihracat birimi, ticaret merkezi, meyve suyu üretim tesisi olacak.

KONMESKOM Başkanı Adnan Pirinç ve 2. Başkan İbrahim Dönmez yapılacak yatırımla ilgili olarak DÜNYA’ya şu bilgileri verdi: “Türkiye’de yaş sebze ve meyve fiyatında istikrarın sağlanması için öncelikle fiziki altyapının kurulması ve tarımsal verilerin sağlıklı olması gerekiyor. Üretici, tüketici, perakendeci ve ticari işbölümünün yapılması, bu amaçla esnaflığın, üreticiliğin, perakendeciliğin yeniden tanımlanması gerekiyor. Bunların hepsi iç içe geçmiş durumda. Bir kişi ya da işletme, hem üretici, hem satıcı, hem perakendeci olunca sektörde tekelleşme ve kontrolsüz bir yapı ortaya çıkıyor. Fiyat istikrarsızlığının önemli nedenlerinden birisi budur.

Hal sistemine girmeden satış yapma istisnası halleri ikinci sınıf ürün pazarı haline getirdi. Fiyat istikrarı için üretim planlaması, fiziki altyapı, güvenilir ve doğru veri tabanı ve herkesin uygulamak zorunda olduğu güvenilir ticaret kuralları olmalı. Biz endüstriyel, büyük çaplı şirket üretimine karşı değiliz.

Ancak, bugün sebze meyve hallerini ayakta tutan küçük üreticiliğin yaşatılması için desteklenmesi gerekiyor. Bu amaçla kuracağımız bölgesel sebze ve meyve hali aynı zamanda bir lojistik merkezi olacak. İçerisinde ürün analiz laboratuvarı, ihracat birimi, ticaret merkezi, ürünleri sınıflandıracak ve paketleyecek bir işleme tesisi ve meyve suyu fabrikası olacak. Tüketiciye güvenli, sağlıklı ürün temin edilebilir.”

İSPANYA MODELİ ÖRNEK ALINACAK

Yaş sebze ve meyve ticaretinde İspanya’nın çok iyi bir model oluşturduğunu vurgulayan KONMESKOM Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Pirinç, ziyaret ettikleri Barselona’daki yaş sebze-meyve halini örnek alarak Konya’ya bölgesel sebze-meyve hali ve lojistik merkezi kuracaklarını anlattı.

Barselona’nın böyle bir entegre merkezi 1809'de kurduğunu hatırlatan Pirinç, “İspanya, Avrupa’nın en büyük yaş sebze meyve tedarikçisi. Ülke genelinde 28 modern ve güçlü sebze meyve hali var. Bizde yaklaşık 200 hal var. Sayı çok, etkinlik az. Bu nedenle İspanya modeli ile içerisinde lojistik merkezi, paketleme tesisi, analiz laboratuvarı, lisanslı depoları, meyve suyu üretim tesisi, atıkların değerlendirildiği bir tesisin olduğu bir merkez kuracağız. Bu Türkiye’ye örnek olacak bir proje. Konya’dan sonra diğer bölgelerde de kurulacak ve bölgeler arasında da bir rekabet olacak. Biz buna küresel hal diyoruz” diye konuştu.

ANALİZ OLMADAN SATIŞ YAPILMAYACAK

Konya’ya kurulacak ve Türkiye’ye örnek olacak yaş sebze ve meyve hal kompleksi kapsamında analiz laboratuvarı olacağını anlatan Dönmez, “Bu amaçla, İzmir’de faaliyet gösteren İnvenura analiz laboratuvarı ile görüşüyoruz. Kuracağımız yeni hal merkezinin analiz laboratuvarını onlar kuracak. Böylece güvenli ürün ticareti yapılacak. Tüketici, Konya Hal’inden çıkan ürünü güvenle tüketebileceğini bilecek. Bugünkü gibi sadece ihracata giden ürün değil, kalıntı açısından iç piyasaya da ihracata da giden tüm ürünler mutlaka kalıntı analizine tabi tutulacak. Hal kapsamındaki ihracat birimi ile buradan ürünler doğrudan ihraç edilecek. Bunun altyapısını kuracağız” dedi.

ORTAK VERİ TABANI KURULACAK

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Çiftçi Kayıt Sistemi’ni doğru kriterlerle yeniden yapılandırmasını sağlayarak, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı merkezi sistemi ile uyumlu hale getirilmesini ve Maliye Bakanlığı'nın da aynı ortak veri tabanında birleştirilmesi gerektiğini belirten İbrahim Dönmez de şunları söyledi: “Bilgi akışında üretim ve pazarlamanın tam bir kontrol mekanizması ile işler hale getirilmesini, denetlenmesini kurumlar arası koordine ile şeffaf bir yapıya kavuşturulmasını istiyoruz. Sorunların ve hedeflerin net görülerek tam güvenilir bir istatistiki veri ile çözümlenmesini ve sonuçlandırılmasını, suçlu arayarak değil suçu tespit ederek ihtiyaçların tespit edilmesini, proje ile kazanılacak mali değerin tekrar üretim ve pazarlama sisteminin gelişmesi, teşvik edilmesi için kullanılmasını amaçlıyoruz. Proje ile bunu yapmayı hedefliyoruz.”

GÜVENİLİR TİCARET OLACAK

Konya’da kuracakları bölgesel hal ile temel hedeflerinin güvenilir ticareti egemen kılmak olduğunun altını çizen KONMESKOM 2. Başkan İbrahim Dönmez, “Projemiz, güvenilir tarımsal üretim ve pazarlama sistemi oluşturarak, Türkiye’nin uluslararası üretim taleplerini değerlendirebilecek doğru bir pazar haline gelmesini hedeflemektedir. Dünya tüketicisi için üretim tek başına yurt içi ve yurt dışı tüketici isteklerini tespit edip ona göre üretim yapma ve pazar oluşturma metodu değildir. Türkiye güvencesi ile üretim taleplerinin alındığı ayrı bir pazar ve pazarlama metodunu da Türkiye ye kazandırma olgusudur. Yani yurt içi ve yurtdışı talebe göre bana şu ürünü üretmek ister misiniz denildiği, sera veya tarla müteahhitliğidir” bilgisini verdi.

KALİTEYE GÖRE DESTEK VERİLMELİ

Yaş sebze ve meyvenin ihracat ve iç piyasa için üretildiğini belirten KONMESKOM 2. Başkanı İbrahim Dönmez; “Ürünlerle ilgili mutlaka kalite kriteri ve sınıflandırma yapılmalı. İhracata, iç piyasaya ve hiç kullanılamayacak ürünler belirlenmeli. Kaliteye göre destek sağlanmalı. Yani birinci kalite üretim yapana daha çok destek, daha düşük kaliteli üretene daha az destek verilmeli. Kullanılamayacak ürün üretene ise destek verilmemeli. Burada Avrupa’nın uyguladığı standartlar kabul edilerek bir sınıflandırma yapılacak. Dolayısıyla sadece iç piyasaya değil, dünyanın her yerine ihraç edilebilir ürün üretilecek. Dünya tüketicilerine üretim yapılacak. Fiyat istikrarı sağlanacak. Böylece yıllardır yapılmak istenen üretim planlaması sağlanmış olur” dedi. yenihaberden.com