Antalya’da hem üniversitede okuyan hem çalışan hem de ekibi ile birlikte birçok sosyal sorumluluk projesini hayata geçiren ve bu projelerinin bazılarının başkanlığını/yürütücülüğünü yapan, Yeniceoba'lı Ebubekir YILDIZ ile yapılan söyleşiyi, sizlerle paylaşmak istedik.

1- Ebubekir Yıldız Kimdir?

Ben 1994 Konya Cihanbeyli’ye bağlı olan Yeniceoba’da doğdum. İlkokulu Yeniceoba’da bitirdikten sonra Konya merkeze taşındık. Liseyi Konya’da okuduktan sonra, Antalya Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonometri Bölümünü kazandım ve bu sene de 4.sınıfa geçtim. Bu yıl hayırlısıyla lisans düzeyinde mezun oluyorum inşallah. Haziran 2016dan bu yana Akdeniz Üniversitesi Ekonomi Topluluğunun Finanstan Sorumlu Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyorum. Ocak 2017 tarihinden bu yana Genç MÜSİAD(Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği) Antalya Şubesinin Üniversiteler Birimi Başkanıyım. Temmuz 2017 tarihinden bu yana ise Antalya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan ve 103 kişiden oluşan Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisinin Yönetim Kurulu Üyesiyim. Antalya’ya 2014 yılında geldim ve ilk geldiğim günden bu yana bir otelde resepsiyon şefi olarak çalışmaktayım. Böylelikle hem kendi ayaklarımın üzerinde durma fırsatım hem de aileme yük olmadan üniversiteyi okuma fırsatım oldu. Bu benim küçüklükten bu yana hayalimdi. Ben hiçbir zaman Yeniceoba’dan kopmadım, bunda babamın işlerinden dolayı sürekli Yeniceoba’da olmasının da çok önemli katkısı var.

2- Hem okuyup hem çalışmaktan bahsettiniz, zor olmadı mı bu süreç?

Muhakkak ki zorlandığım dönemler oldu. Hala zaman zaman zorlandığım dönemler oluyor. Ama hiçbir zaman yılmadım. Zaten ilk günden bu yana hem okuyup hem çalışmanın ciddi anlamda emek ve fedakârlık isteyen bir durum olduğunun bilincindeydim. Ama bu süreci kolaylaştıran bir takım etmenler var. Gerek çalıştığım otelin sahibinin çok anlayışlı biri olması, gerek ekip arkadaşlarımın gerçekten başarılı işler yapmaları bu süreci biraz daha kolaylaştırdı. Zorlukların aşılması için var olduğunu düşünürüm her zaman. Bir insan hayallerini kurduğu hayatı yaşamak istiyorsa, öncelikle o hayatın zorluklarını yaşamak, çilesini çekmek zorunda. Neticede başarı merdivenlerini elleri cebinde çıkan kimse görülmemiştir. Başarılı olmak isteyen insanın biraz ezilmesi, yorulması, terlemesi şart. Bir insan başarılı olduysa mutlaka geçmişinde sıkıntılarını çektiği bir hayatı olmuştur.

3- Okul hayatınız boyunca birçok proje gerçekleştirdiniz ve gerçekleştirmeye devam ediyorsunuz, bunlardan bahseder misiniz? Bunların ne gibi katkıları oldu size?

Gerek Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi olarak gerek Genç MÜSİAD Antalya olarak, gerekse Akdeniz Üniversitesi Ekonomi Topluluğu olarak çok ciddi projeleri hayata geçirdik ve hayata geçirmeye de devam ediyoruz.

Özellikle Genç MÜSİAD Antalya olarak Görme Engelliler için Sesli Kitap Üretme Projesi, 24 Çok Geç Projesi, Bu Yaz Camiideyim Projesi, gibi gerçekleştirdiğimiz bazı projelerimiz basında da geniş yer buldu.

Genç MÜSİAD Antalya olarak hayata geçirdiğimiz

“Görme Engelliler için Sesli Kitap Üretme” Projesi kapsamında benim başkanlığını yaptığım Akdeniz Üniversitesi öğrencilerinden oluşan bir ekip kurduk. Bu ekiple beraber görme engelli kardeşlerimiz için sesli kitaplar ürettik, üretmeye de devam ediyoruz. Sadece öğrenci arkadaşlarımız değil, başta Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa ÜNAL olmak üzere birçok hocamız, dışarıdan katılım sağlayan birçok büyüğümüz bu projeye katkı sağladı. Görme engelli kardeşlerimizi sosyal medya üzerinden bir platformda toplayarak onlara sadece roman, hikâye tarzında değil üniversite sınavlarına, kamu sınavlarına hazırlanan görme engelli vatandaşlarımız için de konu anlatımları, soru bankalarını seslendirerek kendilerine gönderdik, göndermeye de devam ediyoruz. Konu anlatımları noktasında Akdeniz Üniversitesinde bulunan hocalarımız konuları anlattılar, biz de seslerini kitap haline getirerek görme engelli kardeşlerimize gönderdik. Aynı zamanda üniversite sınavlarına hazırlanan kardeşlerimizin konu eksiklerini de tespit ederek onlarla ders çalıştık. Girmiş oldukları deneme sınavlarında kendilerine okuyucu olduk ve böylelikle üniversite okumak olan hayallerinin gerçekleşmesine vesile olduk. Görme engelli kardeşlerimizin karanlık dünyasını seslerimizle aydınlattığımız için çok mutluyuz. Birçok görme engelli kardeşimiz bu sesli kitaplardan yararlanarak, üniversite sınavında başarılı sonuçlar aldı ve birçoğu şu an üniversiteli.

Genç MÜSİAD Antalya olarak hayata geçirdiğimiz “24 Çok Geç “Projesi esasında MÜSİAD Genel Merkezimizin bir projesi, biz de bu projeyi Antalya’da hayata geçirdik. Benim yürütücüsü olduğum bu projede, üniversitede Mühendislik Fakültesi, Mimarlık Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Teknik Bilimler Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Turizm Fakültesi gibi birçok fakültede okuyan öğrenci arkadaşlarımız, ilgili oldukları MÜSİAD üyelerinin yanında staj yapma, saha çalışmalarına katılma gibi birçok faaliyette bulunmaktalar. Öğrenci arkadaşlarımız hem okurken para kazanmış oluyorlar, hem okulda öğrendikleri teoriyi uygulayabilecekleri bir alana sahip oluyorlar, hem de daha öğrenciyken iş sahasını inceleyerek ileriki kariyer hedeflerini belirlemiş oluyorlar. Bu projemizin de geri dönüşlerini almaya, meyvelerini toplamaya başladık. Birçok öğrenci kardeşimiz, daha okul bitmeden maaşlı işe başladılar. Okuldan sonra da devam edecekler. Biz öğrenci arkadaşlarımızın kendilerini ispatlayabilecekleri bir alan oluşturduk. Temennimiz odur ki öğrenci arkadaşlarımız bu fırsatı iyi değerlendirip, ileriki kariyer hedeflerini de ona göre şekillendirsinler.

Genç MÜSİAD Antalya olarak hayata geçirdiğimiz “Bu Yaz Camideyim” projesi de MÜSİAD Genel Merkezimizin bir projesiydi ve bunu Antalya’da bulunan Alanyalılar Cami’sinde hayata geçirdik. Yaz dönemi boyunca bu camiye gelen 350-400 kadar kardeşimizi her hafta ziyaret ederek, onlara çeşitli hediyeler dağıttık. Bir bilgi yarışması düzenleyerek de dereceye giren kardeşlerimizi ödüllendirdik. Manevi değerler küçüklükten itibaren alınması gerekir. Kardeşlerimiz camiye gelerek bu değerlere sahip olacaklar.

Onların heyecanı gözlerinden anlaşılıyor. Temennimiz odur ki bu kardeşlerimiz bu değerleri bir ömür boyu korusunlar.

Ödül töreninde kendilerine gerek okudukları Kuran-ı Kerimi, gerek öğrendikleri sureleri, duaları ve temel dini bilgileri okul döneminde de sık sık tekrar etmeleri ricasında bulundum. Biz her sene sil baştan Elifbadan başlayan değil bir önceki seneye göre kendisini daha çok yetiştiren kardeşlerimizi görmek istiyoruz. Allah zihinlerini açık etsin inşallah… Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi olarak Kızılay ile kan bağışı etkinliği düzenledik. Yoğun bir katılımla gerçekleşti. Kanın nerde ne zaman kime lazım olacağı belli olmaz. Kan stokumuzu ne kadar geniş tutarsak bizim için o kadar iyi. Bu nedenle bu etkinliğimizi yıl içerisinde sık sık gerçekleştireceğiz. Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi olarak “Maddeye Bağlanma Hayata Bağlan” projemizi hayata geçirdik. Geçmişte madde bağımlısı olup bu bağımlılıktan kurtulan kardeşlerimizi, hayata tekrar kazandırmak adına bu arkadaşlarımızla Antalya protokolü arasında bir futbol maçı gerçekleştirdik. Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel başkanımızla, dünyaca ünlü yıldız oyuncu Samuel Eto’o da bu maçta forma giydi ve bu projeye destek oldular. Yaptığımız projeyle, yaptığımız ziyaretlerle bu kardeşlerimizle manevi bir bağ kuruyoruz. Bir tek kişiyi bile bu illetten kurtarıp hayata kazandırmak çok önemli bir kazanımken, biz sayı olarak çok daha fazla kardeşimizi bu illetten kurtarmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi olarak lisedeki kardeşlerimize ve üniversitedeki arkadaşlarımıza konser, gezi gibi sosyal etkinlikler düzenledik ve hayata geçirdik.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi olarak küçük yaştaki kardeşlerimiz için “Haklarımı Öğreniyorum” projesini gerçekleştirdik. Bugünün çocuklarının yarının büyükleri olacağının farkındayız. Bu nedenle bir önceki nesle göre hep daha zeki, daha bilgili çocukların yetişmesini istiyoruz. Bu isteğimizde, çocuk haklarının ve çocukların da bu haklarının bilincinde olmasının önemli bir faydası olacak. Küçük yaştaki çocukların, ilerde geleceğimiz olacaklarının farkındayız. Bu nedenle çocukken hak, hukuk, adalet içerisinde büyüyen nesil için bu proje gerçekten çok önemli bir yere sahip oldu. Bu projeyi de hayata geçirdiğimiz için gururluyuz. Allah zihinlerini açık etsin.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi olarak ; “Antalyalı Gençlere Avrupa Hayal Değil” projesini hayata geçirmeye hazırlanıyoruz. Üniversitede okuyan arkadaşlarımıza bu proje ile ilgili gerekli eğitimleri verdik, başvurular gerçekleşti, üniversitede okuyan arkadaşlarımızı ceplerinden bir kuruş bile çıkmadan Avrupa’ya gönderiyoruz ve orada gerek dil gerek kültürel açıdan kendilerine birçok şey katarak ülkemize geri dönecekler.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi olarak yeni dönemde en az 50 projeyi hayata geçireceğiz inşallah. Bu 50 proje yeni yaptığımız projeler olacak. Bunların yanında daha önce gerçekleştirdiğimiz projelerin de takibini yapıp, o projelerin de devamlılığını sağlayacağız. Proje yapmış olmak için yapmıyoruz projeleri. Dolayısıyla bu yapılan projelerin devamlılığını takip etmek, çok önemli. Zira kan bağışı, madde bağımlılarını hayata geri kazandırmak gibi projeler tek seferlik projeler değil. Tek seferlik proje olmamalı da zaten. Amaç insanlığa faydalı olmaksa bu fayda her zaman gözetilmeli. Allah nasip ederse en az 50 yeni proje ve diğer projelerimizin takibi ile yolumuza devam edeceğiz.

Akdeniz Üniversitesi Ekonomi Topluluğu olarak da üniversitelerimizde çeşitli seminerler, zirveler, eğitimler gerçekleştirerek birçok değerli ismi ağırlıyor ve öğrenci arkadaşlarımızla buluşturuyoruz. Özellikle geçen sene Ekonomi Topluluğu olarak İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin ÖZİNCE, Türkiye Ekonomi Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz CANEVİ gibi isimlerle yapmış olduğumuz söyleyişiler büyük ses getirdi. Yine Akdeniz Üniversitesi Ekonomi Topluluğu olarak Uludağ Ekonomi Zirvesine, Forum İstanbul’a, İzmir İktisat Kongresine katılım sağlayarak, öğrenci arkadaşlarımızın gerek iş gerek sanat gerek spor gerek kültür alanında, birçok faydalı etkinliğe katılmasına vesile olduk.

Yönetim Kurulu Üyesi olduğum Antalya Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi, Genç MÜSİAD Antalya, Akdeniz Üniversitesi Ekonomi Topluluğu olarak yeni eğitim ve öğretim döneminde de birbirinden değerli projelerimiz üzerinde çalışmalar yapıyoruz, bu projelere ciddi anlamda emek sarf ediyoruz. Gayemiz, Allah’ın rızasını kazanıp, insanlığa faydalı olarak, vatana millete hayırlı evlatlar olmak. Bu uğurda gecemizi gündüzümüze katıp çalışıyoruz. Planladığımız projelerin hepsini dönem içerisinde teker teker hayata geçireceğiz inşallah. Üzerinde çalıştığımız ve çok yakın zamanda hayata geçireceğimiz çok önemli projelerimiz var. Allah, insanlığa hayırlı ve faydalı işler yapmayı bizlere nasip etsin.

4- İlerde olmak istediğiniz konum neresi?

Üniversitede Öğretim Üyesi olmak küçüklükten bu yana hayallerimi süsler. Allah nasip ederse bu sene lisans mezunu olduktan hemen sonra yüksek lisansa başvurup kendimi daha çok geliştirmek istiyorum. Ayrıca halkıma hizmet etmekten büyük haz duyuyorum, bunu ileriki yıllarda da yapmaya devam etmek istiyorum. Çünkü halka hizmet etmenin, Hakk’a hizmet etmek olduğunu düşünüyorum. Yetki alanım ne olursa olsun, Allah ömür verdiği sürece proje yapmaya, halkıma hizmet etmeye devam edeceğim inşallah.

5- Bir insanın mesleki anlamda tek tek çıktığı merdivenlerde asla kaybetmemesi gereken en önemli değer nedir?

En önemli değerin aslını inkâr etmemenin olduğunu düşünüyorum. Bir insan nerden geldiğini unutursa geleceğe sağlam adımlarla yürüyemez.

Doğup büyüdüğüm yer olan Yeniceoba’da da olduğu gibi tarihimize bakıldığında, bilek gücü ile namusu için yıllarca canını dişe takan birçok insan görülecektir. Bizim o insanların evlatları, torunları olarak yapmamız gereken şey; çok çalışarak onlara layık olabilmektir. Biz gençlere çok iş düşüyor bu noktada.

Üstadımız Necip Fazıl bir şiirinde der ki; “Asım’ın nesli diyordum ya, nesilmiş gerçek. İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek…” Bizim de genç nesil olarak namusumuzu çiğnetmememiz gerekir. Namus; kişinin ailesinden aldığı terbiyedir, kişiliğidir, karakteridir. Kısacası namus, insanı insan yapan değerlerin tümüdür. Dolayısıyla insan namusu için yaşamayı hiçbir zaman bırakmamalı.

6- Doğup büyüdüğünüz Yeniceoba için ne düşünüyorsunuz? Yeniceoba’ya hizmet edecek projeler ve yatırımlarda bulunmak ister misiniz?

Elbette isterim ve bu yönde çalışmalarım var. Ben de taraflı tarafsız birçok kişinin düşündüğü gibi, Yeniceoba’nın ilçe olması gerektiğini düşünüyorum. Yeniceoba’nın gerek konumuyla, gerek coğrafi alanıyla gerekse sahip olduğu değerleriyle, bankalarıyla, petrol istasyonlarıyla, kuyumcu dükkânlarıyla, alışveriş merkezleriyle, otel-düğün salonlarıyla, fabrikalarıyla, verimli topraklarıyla Türkiye’de ilçe olmayı en çok hak eden mahallelerin başında geldiğini düşünüyorum.

Ancak Yeniceoba’nın birliğe, beraberliğe ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Birlik beraberlikten bahsettiğim konu; birlik olup devlete ,hükümete meydan okuyan eylemlerde bulunmak değil. Bu meydan okuma niteliği taşıyan eylemler, kimseye bir şey kazandırmaz. Genç, yaşlı fark etmeksizin,

Yeniceoba halkının, siyasi görüşlerini, şahsi menfaatlerini bir kenara bırakıp, Yeniceoba’nın derdi ile dertlenmesi gerektiğini düşünüyorum. “Yeniceoba’nın ilçe olması için ne yapabilirim?” sorusunu genç, yaşlı fark etmeksizin herkesin kendisine sorması gerekiyor. “Sen şucusun, sen bucusun” gibi yaklaşımlar Yeniceoba ilçeliği mevzusunu siyasi malzeme haline getirir ki bu çok tehlikeli.

7- Son olarak diğer gençlere ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz?

Planlı, programlı oldukları sürece birçok işe imza atabilirler. Öğrenci olmak, bir işte çalışıyor olmak proje üretmemek, proje yürütmemek için bahane olmamalı. İnsan isterse her şeyi başarır. Sadece bazı konularda fedakâr olmalı insan. Mesela gezmekten, oturmaktan ve en önemlisi uykudan… Günde 8 saat uyuyan birinin 3 günde aldığı uyku 24 saate yani 1 güne tekabül eder. 8 saatlik uykunun çok fazla olduğunu düşünüyorum. Örneğin benim günlük uykum maksimum 5 saattir. Çoğu zaman 4 saat uyuyorum. Bu bünye ile alakalı bir durum tabi ama günlük 4-5 saatlik uyku bana yetiyor açıkçası. Uykudan fedakârlık yaptığım saatleri ise okul derslerime ve projeler üzerinde çalışarak geçiriyorum. Bu işlerin uykudan daha faydalı olduğunu düşünüyorum. Bazı şeylerden taviz verilmezse başarı gelmez. Kendilerine güvensinler. Sadece Yeniceoba’nın değil tüm ülkenin heyecanlı, proje üreten gençliğe ihtiyacı var. Çalıştıktan sonra, emek sarf ettikten sonra yapılacak o kadar iş, gerçekleştirilecek o kadar çok proje var ki… Ben de daha yolun çok başında olduğumu düşünüyorum. Daha çok çalışmam gerektiğinin farkındayım. Allah heyecanımızı, çalışmalarımızı daim etsin, bize güvenenlere karşı bizi mahcup etmesin inşallah.