deniz-ozd36 @ hotmail.com

 

Hepimiz karşılaşmışızdır toplumsal baskı ve toplumsal baskınlığın verdiği düşünme biçimi. Toplumun  verdiği tepkiye  göre hareket edip ve bulunla  düşünmede olsun  hareket etme olsun kendine yol çizme  türüdür. Bu düşünme türü onun kontrol mekanizması aynı zamanda  dünyaya bakış ölçüsüdür . Toplumsal baskı demek: toplum fertlerin üzerinde oluşan  baskınlığın davranış hareket halidir.

 

 Kimi insan topluma göre hareket eder kimi de, toplum bakışına aykırı  olarak hareket eder veya etmeye çalışır. Burada toplum üzerinde bulduğu değerlerine aykırı gitmeye çalışan olsa da toplum değerlerinden etkilenmesinden kendini alamamıştır. Bu tür insanlar adetlere karşı olsa da başka bir daireye veya yörüngeye adapte olması kaçınılmazdır. Bu tip insanların gerçek toplum bakışını yanlış görüp buna karşın bir tavır takınır. Bu tavır doğrudan çok  toplumsal kültürden rahatsız olup, doğru ve yanlışını araştırmadan hareket etmesidir. Burada kusursuz fikri bulmaktan çok topluma tepki olarak hareket etmiştir.

Kısacası toplum baskınlığından  rahatsız olup aksı yönde yürüse de kendini değiştirmede doğru veya köklü çözümü ulaşamadıysa  ya komşunun vereceği tepkiyi hesaba katıp, toplumun önde gelen insanların tepkisinden çekinip veya daha ileri gidip  Fransız’ın laiklik kültürüne yahut ta Amerika’nın demokrasi yalanlarını ölçü alıp bunların çizdiği  dairede dışarı çıkamayıp, bunların hayatlarını kendilerine ölçü alıp yaşamasıdır, buna da sen artık özgürsün denmektedir! 

 

 Tüm hayatı  başkasının aklı ile çıkarılan bir düzen kendisi için bir bakış olmuştur. Demem odur ki  İlahi dinin bakışı değildir. İlahi dinin bakışı Allah (svt) rızası  dairesinde bir yaşam sürdürmek, dışarıdan gelen bakış açılara karşı tarafını belli etmektir, bunun tersi başkalarını razı etmek olur.


Şimdi konumuzu biraz açalım toplum baskısı nedir?

Toplumsal baskı toplumun adetlerinde oluşan hayati alanda yaşamanın tümüdür.

Bunu örneklendirirsek: toplum tepkisi üzerinde yaşamadır. Örnek olarak bakarsak karışık düğünlere gidip toplumun tepkisinden çekinmek, kiralık evde oturmaktan utanıp faize bulaşması, faiz karşılığında araba alması, faiz karşılığında kredi çekmesi, yurt dışında başörtüsüz gezip köy ortamında şalvar baş örtü giyilmesi. Bunların bir çoğu toplumun tepkisinden çekinip çift karakterli yaşaması, öbürü ise artık bizlere normalleştirdiği alış veriş türüdür. Bunlar hepsi toplumun sana verdiği sosyal alanda  hareket biçimi ve bakışıdır.
  

Bunlar toplumun değerleri olmuş ve de  normalleşmiştir İnsanlar nezdinde. Bu gün göğsüne vurup ben Alemlerin rabbi olan Allah (svt)  kuluyum onun  istediği gibi bir hayat yaşaya cam diyemiyorsun, çünkü toplum maalesef ayıplanıyorsun, bu büyük bir handikaptır. Çünkü toplumda başka bir hava hakim, amaç başka olmuş, nasıl mal mülk sahibi olurum havası hakim. Ölçüleri hesaba katmadan. Toplum bakışı sadece para kazanma, lüks arabalar sahip olama futbolcuların ve sanatçıların hayatlarına özenme olmuş. Amacın kulluk ise ilgi noktası değilsin, hatta türlü lakaplara maruz kalmaktasın.

 

Toplumun içinde  bulunduğu ırkçı faşist fikirlerden etkilenip beyaza siyah deme cesareti bulamayıp gözleri kapalı şekilde yaşamaktasın.

 

Toplumun baskısında yaşamak insanların yaşamalarına göre hareket etmek ve onların hayata bakış köleliğinin  zincirlerini ayak bileklerinde hissetmek ve bir ömür boyu insanlar ne der korkusuyla bir hayat yaşamaktır.  

 

 

Hedefin, gayen Allah (svt) razı etmek değilse toplumu razı etmek olur, buda kaçınılmaz olur. Ayıplar, adetler toplum  ne der diye yaşar ve bu değerler senin için ön plana çıkar.

 

Hedefin Allah (svt) razı etmekse; kula kulluktan kurtulup, seçkin bir şahsiyete sahip olabilirsin. Adetlerin ve baskınlığın verdiği bakışlarda ancak bu şekilde kurtulursun. Bir kimsenin verdiği fikri ancak bu şekilde tartıp, amacın  o kişiyi razımı veya başka ideolojiler mi memnun etmek midir, bunu bilmenin yolu ve yanlışlardan kurtulmanın tek çaresi bizi yaratan ve aynı zamanda akıl, fikir  veren Allah (svt) razı ve memnun ederek vara biliriz. Aksi taktirde toplumu razı edip toplumun değerlerine göre hareket edip o yolda gideriz. Toplumda menfaatine aykırı bir şey oldu mu ilk sana sırtını dönen toplumun çıkarları olur.