CHP Konya Milletvekili ve TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi Atilla Kart, Anayasa Uzlaşma Komisyonu toplantısı sonrası Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Kart, 3 saati bulan bir çalışma yaptıklarını belirterek, "3 saat boyunca gerek geçen haftaki toplantıda gerekse bugünkü toplantıda Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmalarının daha verimli olması konusundaki yöntemleri konuştuk.

En son aşamada, Meclis Başkanı bundan sonra yapılması gerekenleri özetledi. Siyasi partilerin hazırlamış oldukları taslak metinlerle mutabık kalınan maddelerin resmi internet sitesinde yayınlanmasını karar olarak iletti. ’İstiyorsanız bunları kitaba dönüştürelim’ dedi. ’Bunu ilgili olan tüm kurumlara gönderelim’ dedi. 4 grubun mutabakatıydı. Bu çerçevede Sayın Başkan, ’Komisyonun bugüne kadar vardığı çalışmayı bir raporlama şekilde siyasi partilerin genel başkanlarına da yazalım’ dedi.

Bu çerçevede ’Sayın Başkan bundan sonraki tarihi belirleyelim’ dedik. Tam bu talebimizi ifade ederken ’komisyon çalışmalarını artık bundan sonra sürdürmek istemediğini’ ifade etmeye başladı. Biz, ’böyle bir kara verme yetkisi olmadığını’ ifade ettik.

Çalışmanın fiilen sonlandırıldığı bir gelişmeyi yaşadık. Çok dramatik bir tablo. Geçen haftadan bu senaryo uygulanmak istendi ama bizim müdahalemizle uygulanamadı" şeklinde konuştu.

"Adalet ve Kalkınma Partisi’nin hiyerarşik ilişkiler içinde vermiş olduğu talimat üzerine TBMM Başkanı görev yetki ve sorumluluğu olmadığı halde bu çalışmaları fiilen sona erdirme girişiminde bulunmuştur" diyen Kart, "Adalet ve Kalkınma Partisi komisyonu sona erdirmek istiyorsa samimi bir şeklide ifade edebilir. 15 maddelik protokole göre Meclis Başkanı’nın böyle bir sorumluluğu yoktur" ifadelerini kullandı.

Protokolün açık ve net olduğunu belirten Kart, yarın saat 15.00’te bir araya geleceklerini ve gündemlerini müzakere etmeye devam edeceklerini bildirdi. Meclis Başkanının kamuoyuna karşı tatminkar bir açıklama yapma sorumluluğunun olduğuna anlatan Kart, Meclis Başkanı Çiçek’in tavrının son derece üzücü ve düşündürücü olduğunu söyledi.

Bir partinin mazeretsiz olarak komisyon toplantılarına 3 kez katılmadığı takdirde komisyonun münfesih hale geldiğine dikkati çeken Kart, "Aslında yılbaşından bu yana AKP’nin komisyonu sona erdirme iradesinin olduğunu çok iyi biliyoruz. Bunu sona erdirmenin gerekçesini yaratamadılar. Bunu bir müddettir Meclis Başkanı üzerinden kullanmak istediler" diye konuştu.

Kart, Meclis Başkanı Çiçek’in ’bundan sonraki toplantılara katılmam’ ifadesinin olduğunu savundu. Gazetecilerin sorularını cevaplayan Kart, bir soru üzerine, "Meclis Başkanı, ’komisyonun çalışmalarının seyrini raporla bildireceğim’ dedi. Biz de, ’komisyonun bir sonraki toplantısının tarihinin belirlenmesini’ istedik. Komisyon varlığını sürdürüyor. Tablo çok açık ve yalındır. Adalet ve Kalkınma Partisi bu komisyonun daha fazla çalışmasına izin vermemiştir. Bunu da Meclis Başkanı üzerinden uygulamaya sokmuştur" ifadelerine yer verdi.

MHP ve BDP’li vekiller Çiçek’e yüklendi

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, “AK Parti Meclis Başkanı Cemil Çiçek’i aracı kılarak komisyon faaliyetlerini sona erdirmek için dolambaçlı bir yolu tercih etmiştir” derken, BDP’li Bengi Yıldız, “AK Parti ve Meclis Başkanımız umuyoruz ki, bu kararlarını bir daha gözden geçirirler” açıklamasını yaptı.

Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ndan çıkan komisyon üyesi milletvekilleri, Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in açıklamalarından sonra düzenledikleri basın toplantısında Çiçek’in tutumunu eleştirdi. TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmaları ile ilgili Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in 4 partinin genel başkanlarına mektup yollayacağını söylemesinden sonra yaşanan gelişmeleri anlatan MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, “AK Parti’nin dolambaçlı yollardan Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na nasıl son verebilirim sorusunun müzakeresi şeklinde geçti.

AK Parti komisyonun çalışmalarından memnun olmayan bir partiydi. Bu memnuniyetsizliğini farklı mecralarda ortaya koyuyordu. AK Parti’nin anayasa yapma konusunda iradesi yoktu. AK Parti Meclis Başkanı Cemil Çiçek’i aracı kılarak komisyon faaliyetlerini sona erdirmek için dolambaçlı bir yolu tercih etmiştir. Bu toplantı neticesinde ortaya atılan fikirler tartışıldı ama bambaşka bir şey ortaya çıktı. Sayın Çiçek, ‘Ben bu görüşmeleri, bu fotoğrafı parti liderlerine ileteceğim’ diyerek toplantıyı kapattı.

AK Parti yarın saat 15.00’de toplantıya gelmezse bunu bir rapor ile belirleyeceğiz ve iç yönetmeliğe uygun olarak davranacağız. Umarız AK Parti yarın ki toplantıya gelir. Sayın Çiçek’in bu komisyonu dağıtma yetkisi yoktur. Bu komisyonu kuran 4 siyasi partinin yetkili organlarıdır.

Sayın Çiçek’in Meclis Başkanı sıfatı ile siyasi partilerin iradelerinin üzerine çıkarak komisyonu dağıtmak gibi bir yetkisi yok. AK Parti’nin ‘ben bu komisyonun çalışmasından memnun değilim’ diyerek komisyondan çekilmesi onlar için en doğrusu olurdu. Biz Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun toplantısında orada olacağız. Sayın Çiçek, bu şartlar altında komisyon başkanlığına devam etmeyeceğini söyledi. Onun komisyon başkanlığından ayrılması komisyonun dağılması anlamına gelmez” dedi.

“Bu vebal altında kalmaktır”

BDP’li Bengi Yıldız ise, “Sayın Melis Başkanı’nın başkanlığında bugün devam ettik, 15 saatlik bir tartışmadan sonra son 5 dakikada bu öneriler yapılmamış gibi bu sürece bitiren bir yaklaşım ortaya konuldu. TRT’nin ve diğer basın organlarının bir tartışma süreci geliştirmesini, kamuoyunun aydınlanması açısından önemli olduğunu söyledik. Halkımız bizim görüşlerimizin ne olduğunu bilmiyor. Buna benzer birçok öneriyi ortaya koyduk, hepsi not edildi ama Meclis Başkanımız son 5 dakikada ‘ben bu güne kadar ki çalışmaların karnesini çıkartırım siyasi partilerin genel merkezlerine gönderirim, oradan da bir cevap beklerim’ dedi. ‘Ben böyle bir komisyona artık başkanlık yapmam’ dedi. Meclis Başkanı iktidar partisine bir manevra yapma hakkını verdi.

Aslında halka hesap vermek istemeyen, kapalı kapılar ardında bir anayasayı kotarmaya çalışan bir yaklaşımla karşı karşıyayız. 2 yıldır bu çalışmayı sürdürüyoruz, bu halkı karar sürecine katmadan, hangi parti neyi önerdi meselesi net olarak ortaya koyulmadan burada bitirme hakkını hangi parti, hangi kurum kendi görebilir. Bu vebal altında kalmaktır. Hem Melis Başkanımız, hem AK Parti yetkilileri bu anayasayı topluma değil devlete yapıyorlar.

Topluma hesap vermek gibi bir yöntemi baştan itibaren reddettiler. Herkesin bu süreci bitirenlerden, bu süreci tıkayanlardan hesap sorması gerekir. AK Parti ve Meclis Başkanımız umuyoruz ki, bu kararlarını bir daha gözden geçirirler ve bu tıkanmanın sorumlusu kim ise kamuoyu tarafından görülsün ki, bin basınç oluşsun. AK Parti, ‘bir anayasa yapamadık bunun da sorumlusu diğer muhalefet partisidir’ diyerek seçim meydanlarında bir çalışma yürütmek istiyor. Biz buna izin vermeyiz” ifadelerini kullandı.

Yıldız, “Siz bitti diyebiliyor musunuz?” sorusuna ise, “Görünen o. 4 aydır maddeler üzerinde tek bir adım bile atılmadı. Uzlaşmaya çağıran bir yaklaşım da sergilenmedi. Sadece bekleyen ve gözleyen bir konumdaydı AK Parti, Tıkanıklığın önünü açacak önermeler değil, sadece izleyen bir süreç izlediklerini gördük” diye konuştu.

 

İHA